22 Kasım 2017 Çarşamba

Anlamak mı, anlaşılmak mı?




Hep denir ya hani. “Eşim, sevgilim beni anlamıyor.” Ya da aile fertlerinden başka biri de olabilir. 
Anne, baba, evlat.. Karşı tarafa sorsanız o da aynı şeyi söylüyor “beni anlamıyor.”

Peki sizce taraflar bunu söylüyorsa bir gariplik yok mu? Yani her iki tarafta anlaşılmadığından yakınıyor ama birlik olup, anlaşılmak üzerine bir konuşma yapılamıyor. Çünkü gerçek niyet anlamak üzerine değil, anlaşılmak üzerine kurulu.

Buradaki temel sebep hep haklı çıkma çabasından kaynaklanıyor. Senin dediğin doğru, benim dediğim doğru. Kimse karşısındakini anlamak üzerine dinlemiyor. Güç savaşı gibi. Ben daha güçlüyüm, ben daha doğruyum, ben daha biliyorum.

Öncelikle samimiyetinizi kontrol etmelisiniz. Kendinizle ve ilişkide olduğunuz insanlarla samimi iletişimde misiniz? Kendinize dürüst müsünüz? Karşınızdaki kişiyle anlaşmak mı istiyorsunuz? Yoksa savaşmak mı? Birçok kişinin cevabı “tabii ki anlaşmak” olacaktır. O halde neden savaşıyorsunuz?

Lütfen kendinize 5dk ayırıp düşünün.. Ama bu kez şimdiye kadar olan düşünce şeklinizden farklı düşünmeye çalışın. Sadece kendinize odaklı düşünün. “o ya da onlar böyle yapıyorlar da o nedenle” gibi değil de “ben neden savaşıyorum” u düşünün. Ve anlamak üzere eyleme geçin.

Kalp ritminiz hep sağlıkla atsın! 😉💓

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder